Page 76 - Cumhuriyet 100 Yaşında
P. 76

Fakat düşmanlarımız aynı zamanda Osmanlı       Esasiye Kanunu Osmanlı İmparatorluğu’nun,
          Devletiyle  beraber    Türk   Milletinin  de   devletinin tarihe münkalib olduğunu idrak
          mahvolduğunu zannetti. İşte bunda çok          eden, onun yerine yeni Türkiye Devleti ‘nin kaim
          aldanıyordu. Osmanlı Devleti gibi çok devletler   olduğunu ilan eden bir kanundur. Bu devletin
          kurmuş olan Türk Milleti mahvolmazdı ve        hayatınında bila kayd ü şart hakimiyetin milletin
          mahvolmamıştı.   (Şiddetli  alkışlar)  Bilakis  uhdesinde kalacağını ifade eden kanundur.
          hayatına vurulan bu darbelerden harici ve dahili
          düşmanların acı darbelerinden birdenbire bütün   Bu kanun, hakimiyetin milletin uhdesinde
          tayakkuzlarını, bütün intibahlarını takındı,   kalabilmesi için halkın bizzat kendini idaresini
          hayatını, şerefini kurtarmak için kemal-i şerefle   şart kılan bir kanundur.
          başını  kaldırdı.  Ve  müttehiden  ve  mütesaniden
          ortaya atıldı. (Şiddetli alkışlar) İşte milletimiz o   Artık Türkiye halkı için yegane mümessil teşrii
                                                         ve icrai salahiyeti haiz olan Türkiye Büyük Millet
                                                         Meclisi ve hükümetidir. Diyen bir kanundur.
                                                         Bab-ı ali yerine Türkiye Büyük Millet Meclisi ve
                                                         hükümetini koyan bir kanundur.

                                                         Efendiler;
                                                         Türkiye  Büyük  Millet  Meclisi  ve  Hükümetinin
                                                         milletten aldığı veçhile istiklal-i tam, hakimiyet-i
                                                         Milliye umdelerine istinaden milleti zengin,
                                                         memleketi mamur etmekten ibarettir.

                                                         Efendiler;
                                                         Bu umde icabı bütün cihan bilmelidir ki, artık
                                                         Türkiye halkı; hakimiyetini hiçbir şahıs ve makama
                                                         veremez. Hakimiyet demek şeref demek, namus
                                                         demek, haysiyet demektir. Bir milletten bu
                                                         evsaf-ı  medeniye  ve  insaniyesinin  terkini  taleb
                                                         etmek onu insanlıktan çıkarmak demektir.

          dakikadan itibaren milli bir devre girdi; bir halk   Efendiler;
          devresinin mebdeini kurdu. Millet bu mebdeden   Milletimiz bu iki esasa istinad eder. Çalışmaya
          işe başladığı gün, kendisine hedef olan yolların   başladığı günden bugüne kadar geçen zaman
          ne  kadar  kesif  zulmetler  içinde  bulunduğunu   çok değil, üç buçuk, dört seneden ibarettir,
          hatırlarız. Bu hal Millet’i ye’se düşürmedi.   fakat milletimizin kazandığı muvaffakiyat ve
          Kemal-i azm ile hedefine hatvelerini attı.     muzafferiyat bu senelere  sığmayacak kadar
                                                         çoktur, taşkındır, yüksektir ve kuvvetlidir.
          Efendiler;
          Milletimiz halas-ı kat’i ve hakikiye mazhar    Hakikaten irade-i seniyyeler; Hilafet orduları ve
          olabilmek için iki umdeye istinadın şart olduğunu   teşvikat ile olan isyanların kaffesi bastırılmıştır ve
          anladı. Onlardan birincisi: Misak-ı Milli’nin ifade   tüfeksiz, topsuz, parasız bulunduğu bir zamanda
          ettiği ruh ve mana.                            yeniden dünyanın en kudretli en azametli
                                                         ordusunu teşkile kudretyab olmuştur. (Alkışlar)
          İkincisi: Teşkilat-ı Esasiye Kanunumuzun tesbit   Orada daha hal-i teşekkülde iken birinci ikinci
          ettiği gayr-ı kabil tebeddül hakayık.          İnönü Sakarya zaferlerini ihraz etmiş (Alkışlar) ve
                                                         cihanı hayretlerde bırakan en son muzafferiyeti
          Misak-ı Milli, milletin istiklal-i tammını temin   de kemal-i şiddet ve süratle ihraz ederek düşman
          eden ve bunun için iktisadiyatında inkişafına   ordularını bire kadar mahvetmiştir.
          mani olan bütün sebepleri bir daha avdet idrak
          etmemek üzere lağveden bir düsturdur. Teşkilat-ı







     76 76  CUMHURİYET’İN 100. YILI
                            . YILI
            CUMHURİYET’İN 100
   71   72   73   74   75   76   77   78   79   80   81