Page 63 - yesil_ekonomi
P. 63
Ülkemizde iklim değişikliğiyle mücadele konusu, kısmi ölçüde uygulamaya geçse de çeşitli alanlarda
hazırlanan strateji ve eylem planlarında yansımasını bulmuştur. Ulusal İklim Değişikliği Stratejisi ve
Eylem Planı içerisinde öngörülen hedefler, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı - 2019-2023 Stratejik Planı
içerisinde yer alan sürdürülebilir büyümeye ilişkin tedbirler, Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı
(2017-2023) kapsamında öngörülen emisyon azaltımına yönelik tedbirler bu kapsamda birer örnek
olarak sayılabilir. Bununla birlikte, rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik
üretimine yönelik teşvikler halihazırda uygulanmaktadır.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı (ÇŞB) tarafından 2018 yılında yayımlanan “Piyasa Temelli Emisyon
Azaltım Mekanizmalarının Türkiye’ye Uygunluğunun Değerlendirilmesi” raporunda karbon vergisi,
yenilenebilir enerji ticareti sertifikası, enerji verimliliği ticareti, kapsamlı kredilendirme mekanizması
ve sonuç odaklı finansman gibi piyasa temelli mekanizmalar olası etkileri bakımından karşılaştırmalı
olarak analiz edilmiştir. Ayrıca ÇŞB koordinasyonunda yürütülmekte olan “Partnership for Market
Readiness – Karbon Piyasalarına Hazırlık Ortaklığı (PMR) Türkiye Projesi- Faz 2” faaliyetleri kapsamında
olası bir Emisyon Ticaret Sistemi (ETS)’nin ülkemizde uygulanmasına yönelik ön değerlendirme
çalışmaları devam etmektedir. Kota düzeylerinin belirlenmesi ve tahsisi konularında Türkiye’de henüz
doğrudan süreç başlatılmamış olmakla beraber, PMR çalışmasında mevcut INDC içerisinde yer alan
%21 azaltım hedefinin örnek oluşturabileceği değerlendirilmiştir.
INDC genel hedefi her beş yılda bir yeniden gözden geçirileceğinden, PMR dokümantasyonunda
INDC hedefi üzerinden kota tahsisinin tutarlı bir şekilde kurgulanmasının mümkün olabileceği
düşünülmektedir. Bununla birlikte, mevcut INDC içerisindeki projeksiyonların sektörel kırılımları
içermemesi, uygulamaya ilişkin bir belirsizlik yaratmaktadır. Makroekonomik model kapsamında
görüleceği üzere, Türkiye’nin (BAU’ya kıyasla) %21 azaltım hedefi ile tutarlı olacak ekonomik
dönüşümler, önümüzdeki dönemde uygulanabilecek iklim politikası araçlarının ve olası bir karbon
fiyatlandırma politikasının nasıl şekillenebileceğine dair önemli bir girdi oluşturacaktır.
Bu çerçevede, TÜSİAD’ın yaptığı çalışmalar kapsamında Türkiye’nin son yıllarda Paris Anlaşması
bağlamında şekillenmekte olan yeni iklim rejimine, bir diğer ifade ile “Yeşil Ekonomik Düzen”e uyum
sağlamasının veya sağlayamamasının ne gibi etkileri olacağının ekonomik boyutlarıyla tartışılması,
iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik mevcut politika araçlarının gözden geçirilmesi ve 2019
yılı sonunda Avrupa Birliği (AB) tarafından deklare edilen Avrupa Yeşil Mutabakatı (AYM)’nin ülke
ekonomisine ve dış ticaretine olası etkilerinin ele alınması öngörülmektedir.
www.time-medya.com 63