Page 10 - Turkiye'de_Ulastirma
P. 10
Motorlu taşıt sayımızın neredeyse iki- ülkemizde 2003 yılında 5,72 iken, 2009
ye katlandığı, kişisel araç sahipliği oranı- yılında 4,41, 2012 yılı sonunda ise 3’ün
nın yükseldiği, yolcuk katsayısının arttığı, altına indi.
taşımacılığımızın, ticaretimizin, ekonomik
büyümenin küresel krize rağmen devam Hayata geçirilen birçok projenin yanı
ettiği 2003 sonrasında, şayet 16 bin kilo- sıra karayollarımızda devreye alınan yeni
metrenin üzerinde bölünmüş yol yap- uygulamalarla; karayolu ulaşımındaki
masaydık, Türkiye tabiri caizse bu yükü kaosa bir son vererek AB standartlarına
çekemez hale gelirdi. Cumhuriyetin 100. büyük ölçüde ulaştırıldı. Sektördeki taşı-
yıldönümü olan 2023 yılı hedefimiz mev- macılık faaliyetleri kayıt altına alındı. Sa-
cut karayolu ağımızın yarıya yakınını bö- dece yol yapılmakla iktifa edilmeyerek
lünmüş hale getirmek ve 37 bin kilometre karayolu taşımacılığına AB standartların-
bölünmüş yol ağına sahip olmaktır. da mesleki ve mali standartlar getirdik.
Denetim sistemi kurarak
Bugün Edirne’den ara- sağlıklı karayolu taşıma-
cıyla yola çıkan vatanda- Türkiye dünyada cılığı için gerekli tedbiri
şımız Doğubayazıt’a kadar 8’inci, Avrupa’da aldık. Ruhsat üzerinden
kesintisiz duble yolla gi- muayene dönemine son
debiliyorsa, ulaşımda böl- 6’ıncı verdik, Avrupa’nın en mo-
gesel dengesizlik ortadan Yüksek Hızlı Tren dern araç muayene istas-
kalkıyorsa, Türkiye, Asya- yonlarını kurdurduk. Bu-
Avrupa karayolu ulaşım işletmeciliğine nunla beraber iş yapamaz
koridorlarında kesintisiz geçen ülke oldu halde olan, vatandaşın
ulaşım imkanına kavuş- elinde kalmış araçları be-
muşsa, yolların bölünmesi delleri karşılındaki öde-
hayatları birleştiriyorsa, ülkeyi birleştiriyor- melerle trafikten çektik. Bu uygulamalar
sa, yeni yapılan 16 bin 212 kilometre bö- ile karayollarımıza rahat bir nefes aldırdık.
lünmüş yol nedeniyle, seyahat süresindeki
kısalmalardan toplam 10 Milyar 750 Milyon “DEMİRYOLLARI SEFERBERLİĞİ
TL ekonomik fayda sağlanmışsa, bu sade- BAŞLATTIK”
ce hükümetimizin değil, Türkiye’nin, 74
milyon insanımızın başarısıdır. Demiryollarımızın üzerindeki ölü
toprağını da biz attık. 157 yıla yakın bir
Daha da önemlisi yol kusurundan dolayı geçmişe sahip olan demiryollarımız en
ölümlü trafik kazalarında görülen azalma- parlak yıllarını Atatürk döneminde ya-
dır. Bölünmüş yolların hizmete alınması ve şamış, 1940’lı yıllardan itibaren bu alan
trafik güvenliği kapsamında yaptığımız ça- maalesef ihmal edilmiştir. 2003 yılından
lışmalar sonucunda, yaralanmalı kaza ora- itibaren devlet politikası olarak ele alığı-
nında büyük ölçüde azalma sağlanmıştır. mız demiryollarını 60 yıl aradan sonra
AB ülkeleri ile kıyasladığımızda, öncelikli sektör olarak belirleyerek yeni
bir demiryolu seferberliği başlattık.
100 milyon taşıt x k m başına düşen
ve AB ülkelerinde 3 olan hayat kaybı,
10